Kapat
Ağrı Gezi Rehberi

Zirvesi her zaman dumanlı ve beyaz kar örtüsüyle kaplı meşhur Ağrı Dağı’na ev sahipliği yapan, ismini de bu dağdan alan ilimiz Ağrı.. Bulunduğu konumdan dolayı Orta Asya’dan göç eden topluluklar için bir giriş noktası olmuş bu şehir. Ama bölgede tam anlamıyla köklü uygarlıklar kurulmamıştır. Asya topraklarını Avrupa’ya bağlayan kara yolları buradan geçmektedir. Her devirde önemli bir stratejik konuma sahip olmuş Ağrı, aynı zamanda Doğu Anadolu’dan gelen göç ve akınların ilk durağıdır. Yerleşik halkın sık sık değişmesi, saldırılar ve göçler Ağrı’da uzun süreli bir kültür ve medeniyet oluşmasını engellemiştir.

Hititler ve Hurrilerin burada etkili olduğu düşünülmekle birlikte, kuzey ve kuzeydoğu yönüne doğru yapılmış olan bir takım kaleler (M.Ö. 9. yüzyıldan itibaren) Urartuların bölgede en kalıcı uygarlık olduğu konusunda kanıt sayılabilir. Ağrı, Osmanlı döneminde Şarbulak, bir dönem Karakilise, Nuh Tufanı Efsanesi’nden dolayı ise Ermenilerce Ararat olarak anılmıştır.

Sakalar, Murat Nehri ve Doğubayazıt çevresine yerleşmişler, Sakaların ardından da Arsaklılar bu bölgeye egemen olmuşlardır. Arapların bölgeye hakimiyetinden sonra Abbasiler yönetimi ele almışlardır. 11. yy’a kadar ise Ağrı ve çevresi Bizanslılar, Türkler ve Araplar arasında el değiştirmiştir.

Osmanlı döneminde Şarbulak olan şehrin ismi, Kazım Karabekir zamanında Karaköse olarak değiştirilmiştir. 1869’da ilçe olan Ağrı, 1927 yılında il merkezi olmuştur.

“…Sabahın ilk horozları öterken kulenin dibinden kalktılar. Bir yalım parçası ortadan koparcasına elleri birbirinden ayrıldı. Gülbahar hiç ayrılmak istemiyor, gün batıncaya kadar burada böylece susarak, Ahmet’in elini tutmanın korkunç tadını sürdürmek istiyordu. Bundan sonra varsın alaca kanı toprağı sulasındı. Ahmet’in elini bir daha tuttu. İki yalım yeniden birleşti…”
Ağrı Dağı Efsanesi / Yaşar KEMAL

Ağrı’da gezilecek en güzel tarihi ve turistik yerleri şöyle bir sıralayalım.

Ağrı Hakkında Bilgi

Ağrı Dağı Milli Parkı

Türkiye’nin doğusunda, sönmüş bir volkanik dağ olan Ağrı Dağı’nın iki doruğu bulunmaktadır. Bunlar Büyük Ağrı ve Küçük Ağrı’dır. Büyük Ağrı, Türkiye’nin en yüksek dağıdır (5.137 metre). Küçük Ağrı ise koni biçimindedir (3.896 metre). Bu dağların kraterleri bulunmasa da zirvesinde koniler ve çatlaklar bulunuyor.

Ağrı Dağı’nın 1500 – 3500 metre arasında ardıç ağaçları, 4000 metreden sonra ise sürekli karla kaplı olduğu biliniyor. Büyük Ağrı’nın büyük bölümü ağaçsız. Küçük Ağrı ise kısmen kayın ormanlarına sahip.

1829 yılında, Ağrı Dağı’na ilk tırmanışı gerçekleştiren kişi Alman bir dağcıdır. Onun ardından Rus ve Avrupalı dağcılar, Cumhuriyet döneminde de Türk dağcılar Ağrı Dağı’na tırmanmayı başarmışlar.

Ağrı Dağı’nın jeopolitik özelliği dışında kutsal bir yanı da vardır. Tevrat’ta ismi Ararat olarak geçer. Efsanevi dağın adı Nuh’un gemisi ile adeta özdeşleşmiş. Rivayete göre; Hz. Nuh gemisini Ağrı Dağı üzerine oturarak büyük tufandan kurtulmuş. Bu inanış sebebiyle Ağrı Dağı, yerli ve yabancı turistlerin hep dikkatini çekmiştir. Kuran-ı Kerim’de Nuh tufanı konusu geçmiş olsa da, Ağrı dağından söz edilmemiştir.

Ağrı Dağı Manzarası

Ağrı Meya Antik Kenti (Günbuldu Mağaraları)

Ağrı’nın Diyadin ilçesine bağlı, Diyadin’e 12 km. mesafede bulunan Günbuldu köyündeki Meya Mağarası, kayalara oyularak yapılmış barınma yerleri, tapınak, ibadethane ve odalardan oluşmaktadır. Kentten günümüze ibadet objelerinden haç şeklinde taşlar ve mezarlar gelebilmiştir. Arkeolojik kazılar sonucunda buradan çıkarılan iki koç heykeli ise il merkezinde bulunmaktadır.

Büyüleyici bir yapıya sahip bu antik şehir, Ağrı ilimizin görülmeye değer en önemli mekanlarından biridir.

Günbuldu Mağaraları Ağrı

Ağrı Buz Mağaraları

Küçük Ağrı Dağı’nın güney cephesinde, Hallaç köyüne yaklaşık 3 km. uzaklıkta bulunmaktadır. Doğal bir mağara olan Buz Mağarası, yaklaşık 8 metre derinliğinde, elips şeklinde bir çukurdur. Mağara içinde bazalt sütunlar, buz tabakaları, kayalar üzerinde sarkıt ve dikitler bulunuyor.

Mağaranın girişinde sürekli sıcak ve soğuk hava akımı oluyor. Kışın fazla soğuk olmayan Buz Mağarası, mevsimlere göre değişen bir havaya sahip. Güneş ışığının mağara içerisine süzülmesi ile buzların üzerinde beliren manzara görülmeye değer. Mağara yaz aylarında o kadar soğuk ki güneş ışığının erittiği buzlardan damlayan sular kısa bir süre sonra tekrar buz oluyor. Mağaraya inerken yanınıza kalın kıyafet almanızı tavsiye ederiz.

Mağaranın yanına kadar araçla gitme imkanınız yok. Takriben 400-500 metre yol yürümeniz gerekiyor.

Doğubayazıt Buz Mağarası

Küpkıran Kayak Merkezi

Ağrı’da yılın altı ayı kar yağışı görüldüğünden, bu durum kış sporları için iyi bir fırsata dönüşüyor. Çok büyük bir tesisi olmasa da Ağrı ilimizin de bir kayak merkezi var.

Küpkıran Kayak Merkezi, Palandöken ve Sarıkamış kayak pistlerine alternatif olarak kurulmuş mütevazi bir kayak tesisidir. Kasım ayından Mart’ın sonuna kadar kayak yapılabilen tesiste çığ ve sis tehlikesi olmadığı biliniyor. Özellikle öğrenci ve memurlar için güzel bir etkinlik alanı. Fiyatlar da makul seviyelerde. İran’dan gelen turistlerin de uğrak mekanlarından biridir Küpkıran Kayak Merkezi. Büyük beklentiler olmadan uğrayabilirsiniz. “Burası beni kesmedi” diyenler için ufak bir not düşelim; Sarıkamış Kayak Merkezi, Ağrı merkeze araçla 2 saat mesafededir. Yaklaşık 160 km..

! Güneykaya Kayak Tesisleri
Kış aylarında Ağrı’dasınız. “Ne yapayım, ne edeyim?” diye internette Ağrı’da gezilecek yerleri ararken Güneykaya Kayak Tesisleri’ne denk geldiniz. Fotoğraflar ve anlatılanlar harika.. Hemen hazırlanıp Ağrı Eleşkirt ilçesinde bulunan kayak merkezine gittiniz. Gittiniz ki ne göresiniz. Böyle bir yer yok! Bu senaryoyu yaşamadan biz uyarmış olalım. Güneykaya, Ağrı’da kapatılan kayak merkezlerinden biridir. (Ağrı, kayak merkezi kapatma noktasında ünlenmiş bir ilimizmiş. Biz de yeni öğrendik.)

Ağrı Kayak Tesisleri

Ağrı Diyadin Kaplıcaları

Ağrı’nın kaplıcaları Diyadin ilçesine yaklaşık 8 km. mesafede bulunuyor. Diyadin, Ağrı il merkezine 60 km. uzaklıktadır. Bu bölgede Yılanlı, Davut ve Köprü kaplıcaları yer almaktadır.

Termal suları, içerisinde bulundurduğu değerli minerallerden dolayı şifalı olma özelliğini taşımaktadır. Kaplıca suyu cilt hastalıkları, romatizmal hastalıklar, kadın hastalıkları, kemik hastalıkları ve metabolizma bozukluklarında yardımcı tedavi unsurudur. Kaplıca suyunun sıcaklığı 72-78 °C’dir.

Bölgedeki en bilinir tesis ise Saklıköy Termal Otel.

agri diyadin kaplicalari

İshak Paşa Sarayı

Ağrı’da onlarca antik kent, tarihi camiler ya da manastırlar görmek mümkün değil belki. Ama İshak Paşa Sarayı başlı başına Ağrı’ya yetecek bir değere sahip.

İshak Paşa Sarayı, Doğubayazıt ilçesinin 7 km. güneydoğusunda, eski Doğubeyazıt kayalıkları üzerinde kurulu muhteşem bir mekan. Saray 7600 metrekarelik alana yayılmış devasa bir külliyedir. Cami, hamam, aşevi, cephanelik, harem odaları ile Lale Devri’nin son büyük yapısı durumunda olan sarayın diğer bir özelliği ise, topraklarımızda uygulanan ilk kanalizasyon ve merkezi ısıtma sistemlerinden birine sahip olmasıdır. Sarayın som altın kaplama kapısı 1917’de Moskova’ya taşınmıştır ve hala Moskova Müzesi’nde sergilenmektedir. Detaylara aşağıda linkini verdiğimiz yazıdan ulaşabilirsiniz.

İSHAK PAŞA SARAYI (TIKLAYIN)

Ağrı İshak Paşa Sarayı Hakkında Bilgi

Ahmedi Hani Türbesi

Doğubayazıt ilçesine 8 km. uzaklıkta bulunan türbe, İshak Paşa Sarayı’na 500 metre mesafede bulunuyor. Bölgenin en meşhur ilim adamlarından biri olan Filozof Ahmedi Hani, hiç evlenmemiş ve ömrünü ilme adamış bir şahsiyettir. Bölgede yüzlerce talebe yetiştiren Hani, bu mekanı da medrese olarak kullanmış. Said Nursi’nin de gençliğinde burayı ziyaret ettiği bilinmektedir.

Ağrı Ahmedi Hani Türbesi

Ağrı Doğubayazıt Urartu Kalesi

Doğubayazıt’ın Belleburç mevkiinde, ilçeye 5 km. mesafede bulunan Doğubeyazıt Kalesi, İshak Paşa Sarayı’na yürüme mesafesinde olup, Ahmedi Hani türbesinin yanı başındadır. Ağrı Doğubeyazıt Kalesi’nin (diğer adı ile Urartu Kalesi) yapım tarihi bilinmemektedir. Kayalıklar üzerine kurulu bu kale bugün harap bir durumdadır.

Urartular döneminde yapıldığı düşünülen kalenin içinde antik çağ kalıntıları ve Urartu mezarı bulunmaktadır. Kale üç bölümden oluşmaktadır. Orta bölümde mağaralar ve bir mabet kalıntısı vardır.

İshak Paşa Sarayı’na kadar geldiyseniz, zaten yakın mesafede bulunan Ahmedi Hani Türbesi’ni ve Urartu Kalesi’ni de ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.

Ağrı'da Gezilecek Tarihi Yerler

Ağrı Balık Gölü

Denizden yüksekliği 2241 metre olan Balık Gölü, Türkiye’nin rakımı en yüksek gölleri arasında yer alır. Çevresindeki yüksek dağlardan inen derelerle beslenen bu göl, kışın buz tutan görüntüsüyle ziyaretçilerine harika kareler sunar. Ağrı Balık Gölü, ülkemizde gezilmesi, kamp yapılması, en azından kenarında oturup bir temiz hava alınması gereken doğal güzelliklerden biridir.

Ayrıca Doğubayazıt ile Ağrı arasındaki bölgede bulunan göller ve bataklık alanlar, ülkemizdeki önemli kuş gözlem alanlarındandır. Özellikle de sonbahar aylarında, kuş çeşitliliği arttığı dönemlerde gidilebilir.

Ağrı Gezilecek Doğal Yerler

Sürmeli Mehmet Paşa Kümbeti (Hamur Kümbeti)

Ağrı’nın Hamur ilçesinde bulunan Sürmeli Mehmet Paşa Kümbeti (bir diğer adıyla İbrahim Paşa Kümbeti), İshak Paşa’nın torunlarından İbrahim Paşa ve ailesine aittir. 1802 yılında inşa edilen Kümbet dikdörtgen planlı olup, üzeri ayna tonoz denilen bir örtü sistemi ile kapatılmıştır.

Kesme taştan yapılan kümbetin cephesi, dört sıra halinde bazalt taşı ile de hareketlendirilmiştir. 5 adet pencere ile aydınlatılan yapının iç kısmı bitkisel motifler ve yıldızlarla süslü olsa da bunlar günümüzde tahrip edilmiştir.

Hamur Kümbeti Ağrı

Durupınar (Noah’s Ark Site)

Durupınar sitesi, Tendürek Dağı’nda büyük bir agrega yapısıdır. Nuh’un Gemisi’nin izlerini taşıdığı inancından dolayı zaman zaman ziyaretçi alan bir bölgedir. Nuh’un Gemisi (Noah’s Ark Site) denilen saha, Doğubayazıt’ın 16 km. güneydoğusunda, Büyük Ağrı Dağı zirvesinin 29 km. güneyinde, İran sınırının ise 3 km. kuzeyinde bulunuyor. Yaklaşık 2 bin rakımlı bir bölge. Tabi ortada bir gemi yok. Zemin yapısı gemiye benziyor o kadar. Gidip de hayal kırıklığına uğramamanız adına uyarmış olalım.

 Noah's Ark Site

Ağrı Dağcılık ve Doğa Yürüyüşü

Sert bir iklimin hüküm sürdüğü Ağrı Dağı, yaz aylarında çeşitli dağcılık faaliyetlerine uygundur. Ünlü gezgin Marco Polo bu dağa çıkılamayacağını söylemiş olsa da, 1829 yılında Prof. Frederik Von Parat tarafından yapılan ilk tırmanıştan bu yana sayısız tırmanışlar yapılmıştır. Yürüyüş, kamp kurma ve tırmanmak için Ağrı Dağı, dağcılık sporuna gönül verenler için tercih edilen yerlerin başında gelmektedir.

Ağrı Dağı, zirvesinden hiç eksilmeyen karı, jeolojik yapısı, volkanik dağ olma özelliği ve kutsal kitaplarda bahsi geçen Nuh’un Gemisi ile macera ve adrenalin severleri kendine çekmeyi başarmaktadır. Yerli ve yabancı turistler yaz aylarında Ağrı Dağı eteklerinde kamp kurup, tırmanış turlarına katılırlar. Sağlık sorunu bulunmayan ve iyi bir kondisyona sahip herkes rehber eşliğinde Ağrı Dağı’na tırmanış gerçekleştirebilir.

İlin güneyinde yer alan Süphan Dağı, Ala Dağ ve Tendürek Dağları da dağcılık ve doğa yürüyüşleri için elverişlidir.

agri dagina tirmanis

Ağrı Yaylacılık Faaliyetleri

Yaylacılık kentin önemli etkinliklerinden biridir. Sinek Yaylası, Ahtalar Gediği ile Balık Gölü arasında kalan alanı kapsamaktadır. Ağrı’da bunların dışında; Mirgemir-Çakmak (Kılıç) Yaylaları, Davul Yaylası, Kraktin Yaylası, Pani Yaylası ve Katavin Yaylası bulunmaktadır. Ayrıca Aladağ ve Sinek Yaylası balı oldukça meşhurdur ve şifalı olduğuna inanılmaktadır.

Ağrı Geçim Kaynakları

Ağrı’nın Neyi Meşhur?

İklim özelliklerinden dolayı Ağrı ilinde başlıca geçim kaynağı hayvancılıktır. Bu durum beslenme alışkanlıklarını da şekillendirmiş, et ve buğday üzerinde yoğunlaştırmıştır.

Özellikle Abdigör Köfte ve beyaz bal, tadına bakılması gereken ürünlerden. Gosteberg et, selekeli (saç kavurma) alabalık, haşıl, hengel erişte, kuymak (Karadeniz’de yapılandan farklı olarak kaymak ve buğday unu kullanılır), kete, pişi (bişi) erdek, hasude, yalancı köfte, ayranaşı, halise, çiriş ketesi ve murtuğa yöreye özgü yemeklerdir.

Doğubayazıt ilçesindeki pasajlar yöreye ait otantik ürünlerin bulunabileceği başlıca yerlerdir. Ağrı merkezdeki Eski Van Caddesi’nde ünlü otlu peynir ve diğer pek çok lezzetli peynir çeşidi satın alınabilir. Bal da yöreden alabileceğiniz özel ürünlerden. Yine Doğubayazıt’ın kendine özgü halı ve kilimleri vardır.

AĞRI NASIL BİR YER? AĞRI’DA YAŞAM (TIKLAYIN)

Ağrı Kış Resimleri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir